İKLİM

kigikış.JPG (42777 bytes)

        Yörenin yazları serin , kışları ise uzun ve serttir. Sağanak yağışlar sonbahar gelince düşmeye başlar , ama yeterli seviyede olmaz . En çok yağış Kasım ayı içerisinde olur . Bazen bu ayın ilk günlerinde kar yağdığı görülür. Erken gelen bu kar o yıl Kışın erken geleceğini belirtir. Sonbaharın kurak geçtiği yıllar , Kiğı için kıtlık belirtisidir . Güzlükler ekilmez. Otlar bahar aylarında yeterince yeşeremez. Kış aylarında yağışlar başlar ve nadiren yağmur halinde olur. Kasım - nisan arası Kiğı' da kıştır. Kış ilerledikçe kalın bir kar tabakası meydana gelir. Kışın Kuzeydoğudan esen rüzgarlar büyük kar fırtınalarına neden olur . Şubat ayından sonra kar , yerini sulu yağan kara ve sonrasında yağmura terk eder. Bu sıra ilkbahar ekim zamanı demektir . Bostan yerleri hazırlanmaya , ağaç dikilmeye başlar . Yalnız bu bölgede mart ayında yağmur yağsa da baharın geldiğine , havalar güzel gitse de yine de baharın geldiğine inanılmaz . Ancak İlkbahar , Kocakarı Fırtınasfndan sonra gelir. Kocakarı fırtınası ; Rumi Takvimine göre 28 Mart - 04 Nisan tarihleri arasındadır . Ancak Miladi Takvime göre 13 Nisan' dan sonradır.

kiğıbahar.JPG (47843 bytes)

        İlkbaharın 13 Nisan' dan sonra geleceği ile ilgili şöyle bir hikaye vardır;" İhtiyar bir nine bir oğlak besler . Oğlağıyla kışı geçirmiştir diye çok sevinir . Nasıl olsa yerde kar kalmamıştır der .Fakat daha sonra 13 Nisan'da aniden bir kar yağışı meydana gelir ve bir fırtına kopar,. İhtiyar nine dışarı çıkamaz olur. ihtiyar nine, oğlağını soğuktan korumak için sepetin altına koyar .Fırtına 13 Nisan' dan sonra durur. Her yer günlük güneşlik olur . Nine , sepetin altına koyduğu oğlağı çıkarmaya gider. Bir de bakar ki bir kış boyunca baktığı zavallı hayvanı ölmüştür." İşte nisan ile mart arasında olan bu fırtınaya hikayeden ötürü Kocakarı Fırtınası denir . İnanışa göre Bütün ağaçlar; 17 Mart' ı , 18 Mart' a bağlayan gece yere eğilerek Yaratan'a ibadet ederler . Bu duruma inananlar o gece yatmazlar . O yere yatma anını görmek isterler. Eğer kim ki o anı görürse," Cennetlik olur ve her muradına kavuşur ." ama bu manzarayı herkes göremez . Ancak günahsız ve tövbe etmiş kimselere mahsustur . Anlatılan bu hikayelerde baharın geldiği anlatılır ve ağır geçen kış' tan kurtulmanın sevinci belirtilir. Mart ayının ilk çarşamba gününe 'Kara Çarşamba' denir." O gün herkesle iyi geçineceksin , sevap işleyeceksin ki bir yıl boyunca aynısını göresin ." şeklinde yaygın bir inanış vardır. Mart ayı ile kuruyan çeşmelerden sular akmaya başlar ve her yer su deryası haline gelir. . Gittikçe dağlara karşı çekilen kar; en çok yağmurdan korkar ve der ki:" Islak ağızlı benim sana bir şey diyeceğim yok. . Okuduğum meydan güneşe karşıdır . Er ise çekildiğim yerlerden beni alıp götürsün ."

kiğıbahar1.JPG (44798 bytes)

        Nisan . ayında Kiğı renk cümbüşüne bürünür . Yörede İlkbaharın gelişi yüksek yerler ile alçaklar arasında bir ay fark eder. Mayıs ayında meşelerin de açması ile doğa coşar .her yerden hayat fışkırır. Göçmen kuşlar yumurtalarını bırakmışlardır 7 Mart'ta yedi yumurta yapamazsam canıma yedi kada değsin, diyen keklik yuvası avı başlar . 7 Mart'ta gelemezsem 9 Mart'ta kalmam" diyen leyleğin gaga sesleri başlar Kiğı'da mayıs - haziran ayı arasında Kiğı'da dolu yağışı görülür ki buna da " Camız Kıran Fırtınası" denir. Haziranda yağışlar artık durur . Ay'ın çevresinde oluşan halka , çift öküzlerin burunlarını havaya dikerek derin nefes almaları, karıncaların yuvalarına aniden çekilmeleri , yağışın geleceğine işarettir. Meşe ağacının çok palamut tutması , eşek arılarının çoğalmaları , hayvanların çok yemeleri , tavuğun uçuştan sonra hemen yere düşmesi , göçmen kuşların erkenden yöreyi terk etmeleri kışın erken ve şiddetli olacağına işaret eder.

Siteyi Hazırlayan: Kadir KILIÇ tüm hakları saklıdır® 2002 

Kaynak belirtmek şartı ile yazılar ve bilgiler iktibas edilebilir